- Katılım
- 13 Şub 2021
- Konular
- 56
- Mesajlar
- 4,868
- Çözümler
- 1
- Tepkime puanı
- 415
- Puanları
- 83
- Yaş
- 53
- Konum
- Türkiye
- Web sitesi
- tarihbilinci.com
- Meslek - Branş
- Tarih Öğretmeni
Yazarın son konuları
2024 Yılı Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atamasına İlişkin Kılavuz
Etkisiz Üye !
İstekleriniz, önerileriniz ve teşekkürleriniz
Yeni Müfredatta "Tarih" Eğitiminde Köklü Değişiklik
Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tarih 9, Tarih 10, Tarih 11 Öğretim Programları (2024)
Ortaöğretim T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Dersi (12. Sınıf)- 2024 Yılı Ders Programı
@Akıncı Vezir olmuştur
akıncı Yeni Çeri Ağası olmuştur
Etkisiz Üye !
İstekleriniz, önerileriniz ve teşekkürleriniz
Yeni Müfredatta "Tarih" Eğitiminde Köklü Değişiklik
Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun
Tarih 9, Tarih 10, Tarih 11 Öğretim Programları (2024)
Ortaöğretim T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Dersi (12. Sınıf)- 2024 Yılı Ders Programı
@Akıncı Vezir olmuştur
akıncı Yeni Çeri Ağası olmuştur
Cağalazade (Cağaloğlu) Sinan Paşa
Osmanlı sadrâzamlarından. Merinalı kaptanlardan meşhur Viskond Cağala’nın oğludur. On iki yaşındayken babası Kaptan Cağala ile Merina’dan İspanya’ya giderken, Türk leventleri tarafından yakalanarak (1561), Sultan Süleyman’a (Kânûnî) takdim edildi. Yûsuf Sinan adı verilerek saraya alındı ve Türk-İslâm terbiyesiyle yetiştirildi. Sarayda silahtar ve kapıcıbaşı olarak görev yaptıktan sonra 1573’te Yeniçeri Ağalığına getirildi. Önce, Van ve ardından 1583’te vezirlikle Revan Beylerbeyi oldu. 1585’te Özdemiroğlu Osman Paşanın ölümü üzerine, İran Serdarlığına getirildi. Bu sırada Tebriz ve Tiflis’i kuşatmadan kurtardı. 1586’da Bağdat Beylerbeyi olan Sinan Paşa, Temmuz 1591’de Uluç Hasan Paşanın vefâtı üzerine Kaptan-ı deryâ oldu. 1595’e kadar bu hizmette kaldıktan sonra kubbe vezirliğine getirildi.
Sultan Üçüncü Mehmed Hanın Eğri Seferine, üçüncü vezir olarak katıldı. Haçova Meydan Muhârebesinde ordunun sağ kol kumandanı olup yaptığı taarruzlarla yarım saatte düşmanın yirmi bin kişilik kuvvetini imhâ etti. Böylece kaybedilmiş gibi görünen muhârebenin kazanılmasında büyük rol oynadı. Bu başarısından dolayı Hoca Sâdeddîn Efendiyle Kapıağası Gazanfer Ağanın tavsiyeleriyle İbrâhim Paşanın yerine vezir-i âzam oldu. Savaştan sonra, askeri yoklatarak muhârebe meydanından kaçmış olan timar ve zeamet sâhipleriyle kapıkulu ocaklarından otuz bin kişinin dirliklerini kesmesi ve Kırım’da Gâzi Giray’ı azletmesi huzursuzluklara yol açtı. Bu sebeple sadârete gelişinden kırk beş gün sonra azledildi.
Azledilmesinden sonra bir müddet Akşehir’de oturan Sinan Paşa; 1598’de Şam Beylerbeyliğine, 1599’da ikinci defâ Kaptan-ı deryâlığa tâyin edildi. 1604 İran Serdarlığı muvaffakiyetsizlikle neticelendi. Bu sebeple kaptan paşalıktan azledilerek yerine Derviş Paşa getirildi. 1606’da, Diyarbakır’da kederinden vefât etti.
Cağalazâde Sinan Paşa, son İran Seferindeki mağlûbiyeti hâriç kendisine verilen işlerde hep muvaffak oldu. Toplam on sene süren kaptan paşalığında tecrübeli denizcilerle görüşerek iş görmüş ve muvaffak olmuştur. Gayretli ve cesur bir devlet adamıydı. İstanbul’da iki ve Beşiktaş’ta bir mescitle bir medrese ve mektebi vardı. İstanbul’daki Cağaloğlu semtinin adı bu zâttan gelmektedir.
Osmanlı sadrâzamlarından. Merinalı kaptanlardan meşhur Viskond Cağala’nın oğludur. On iki yaşındayken babası Kaptan Cağala ile Merina’dan İspanya’ya giderken, Türk leventleri tarafından yakalanarak (1561), Sultan Süleyman’a (Kânûnî) takdim edildi. Yûsuf Sinan adı verilerek saraya alındı ve Türk-İslâm terbiyesiyle yetiştirildi. Sarayda silahtar ve kapıcıbaşı olarak görev yaptıktan sonra 1573’te Yeniçeri Ağalığına getirildi. Önce, Van ve ardından 1583’te vezirlikle Revan Beylerbeyi oldu. 1585’te Özdemiroğlu Osman Paşanın ölümü üzerine, İran Serdarlığına getirildi. Bu sırada Tebriz ve Tiflis’i kuşatmadan kurtardı. 1586’da Bağdat Beylerbeyi olan Sinan Paşa, Temmuz 1591’de Uluç Hasan Paşanın vefâtı üzerine Kaptan-ı deryâ oldu. 1595’e kadar bu hizmette kaldıktan sonra kubbe vezirliğine getirildi.
Sultan Üçüncü Mehmed Hanın Eğri Seferine, üçüncü vezir olarak katıldı. Haçova Meydan Muhârebesinde ordunun sağ kol kumandanı olup yaptığı taarruzlarla yarım saatte düşmanın yirmi bin kişilik kuvvetini imhâ etti. Böylece kaybedilmiş gibi görünen muhârebenin kazanılmasında büyük rol oynadı. Bu başarısından dolayı Hoca Sâdeddîn Efendiyle Kapıağası Gazanfer Ağanın tavsiyeleriyle İbrâhim Paşanın yerine vezir-i âzam oldu. Savaştan sonra, askeri yoklatarak muhârebe meydanından kaçmış olan timar ve zeamet sâhipleriyle kapıkulu ocaklarından otuz bin kişinin dirliklerini kesmesi ve Kırım’da Gâzi Giray’ı azletmesi huzursuzluklara yol açtı. Bu sebeple sadârete gelişinden kırk beş gün sonra azledildi.
Azledilmesinden sonra bir müddet Akşehir’de oturan Sinan Paşa; 1598’de Şam Beylerbeyliğine, 1599’da ikinci defâ Kaptan-ı deryâlığa tâyin edildi. 1604 İran Serdarlığı muvaffakiyetsizlikle neticelendi. Bu sebeple kaptan paşalıktan azledilerek yerine Derviş Paşa getirildi. 1606’da, Diyarbakır’da kederinden vefât etti.
Cağalazâde Sinan Paşa, son İran Seferindeki mağlûbiyeti hâriç kendisine verilen işlerde hep muvaffak oldu. Toplam on sene süren kaptan paşalığında tecrübeli denizcilerle görüşerek iş görmüş ve muvaffak olmuştur. Gayretli ve cesur bir devlet adamıydı. İstanbul’da iki ve Beşiktaş’ta bir mescitle bir medrese ve mektebi vardı. İstanbul’daki Cağaloğlu semtinin adı bu zâttan gelmektedir.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON KONULAR