Lonca

  • Konbuyu başlatan Talebe
  • Başlangıç tarihi
  • Cevaplar 2
  • Görüntüleme 1K
  • Etiketler
    lonca
  • Cevaplar: 2 Görüntüleme: 1K

Talebe

Yönetici
Katılım
14 Şub 2021
Konular
559
Mesajlar
4,059
Tepkime puanı
10,674
Puanları
113
Meslek - Branş
Öğretmen - Tarih
Talebe Hakkında ek bir bilgi sağlanmamış.
Lonca : Osmanlı’da aynı bölgede yaşayan esnaf ve zanaatkarların örgütlenerek kurduğu meslek organizasyonuna verilen isimdir.
 
Lonca

--------------------------------------------------------------------------------

İş hayatını düzenleyen ve kontrol eden teşkilat. Genellikle küçük sanayi ve ticaret dallarında çalışanların, kendi iş kollarında teşkilatlanmasından meydana gelen Lonca, M.Ö. III. yüzyılda Akdeniz Medeniyeti çevresinde gelişen, ekonomik ve sosyal kalkınmanın bir sonucu olarak meydana geldi. Akdeniz İmparatorluğu olarak da vasıflandırılan Osmanlı Devleti'nde ilk Lonca, fütüvvet ve Ahilik teşkilatlarıyla bağlantılı olarak ortaya çıkmıştır. Başlangıçta, dini ayırıma göre Müslümanlar, Hıristiyanlar, Museviler için ayrı ayrı loncalar vardı. Ancak, Ahiliğin yaygınlaşan dini ve tasavvufi düşüncesi, ekonominin milletlerarası alanda kazandığı güç sebebiyle, Osmanlı loncaları, dini ayrılıkları ortadan kaldırarak birleştiler. Osmanlı İmparatorluğu'nda ekonomik hayatın devletçi ve güdümlü bir politikayla yönlendirilmesinin doğal sonucu olarak, loncalar kuvvetli kuruluşlar haline gelmiştir. XV. yüzyıldan itibaren loncalar arası rekabet yasaklandığından, ekonomik kaynaklar ihtiyaca göre kullanılmaya başlandı. Üretimin fazla ya da eksik yapılması önlenerek fiyatlar, hammaddeden itibaren sıkı kontrol altına alınmıştı. Kendi içerisinde sağlam bir hiyerarşiye sahip lonca yönetim kurulu, şeyh, kethüda, yiğitbaşı, işçibaşı ve ehl-i hibre (bilirkişi) den meydana gelmiştir. Hükumetle esnaf arasındaki münasebetleri bu kurul sağlardı. Loncaların hükumet nezdindeki muhatapları, hükumet merkezinde İstanbul efendisi, vilayetlerde belde kadılarıdır. Loncalarla Osmanlı hükumeti arasındaki ilk önemli uyuşmazlık, 1518 yılında görüldü. Sultan Yavuz Selim'in İran'a yapılan silah ihracatı ve İran'dan getirtilen ipek üzerine koyduğu ambargo, ipek tüccarlarını olduğu kadar Amasya silahçılarını da büyük zarara uğratmıştır. Anadolu içerisinde silah satışını engelleyip müsadere edilen ipeği hazine adına satan Osmanlı memurlarının tüccara verdiği zararı Sultan Kanuni Süleyman, 3 Ekim 1520 kararnamesiyle düzeltti. Loncaların zararını ödemek üzere, hazineden 1 milyon akçe tazminat ayrıldı. 1584'de devletin yapmak istediği enflasyona karşı süratle tedbir alan loncalar, eşya fiyatlarını sağlam paraya göre tutarak arttırdılar. Mallar üzerindeki fiyat artışı 1589'da iki katı oldu. Böylece artan hayat pahalılığı, Beylerbeyi Olayı ismiyle anılan ayaklanmayı hazırlamıştır. Osmanlı tarihinde en büyük esnaf hareketi 1651'de meydana geldi. Melek Ahmed Paşa'nın yönetimine karşı gelişen bu hareket, ordunun desteğini sağlayamadığından başarılı olamamıştır. 1730 Patrona ayaklanmasında da başlıca rolü ordu içerisindeki loncalar oynamıştır. Devletin para ve fiyat politikası, hammadde kaynaklarının değerlendirilmesi, imalatın kontrolü lonca kethüdası ve yiğit başılarının aldığı kararlarla yönlendirilirdi. Avrupa ülkelerindeki endüstri devrimi Osmanlı loncalarını olumsuz yönde etkiledi. Dış piyasadaki gelişmelere ayak uyduramayan loncalar, zaman geçtikçe gerileyerek çökmeye başladı. Sultan II. Mahmud döneminde ıslahı için çalışmalar yapıldıysa da bir sonuç alınamadı. Tanzimat'la birlikte Avrupa pazarlarına açılan Osmanlı ticareti, kendisini yenilemeyen loncaların da sonunu hazırladı. Gittikçe çözülen loncalar 1913'de kapatıldı.
 
Lonca

Eskiden belirli bir şehirde oturan sanatkâr ve sanâyicilerin mensup oldukları meslekî teşkilat
.



Loncaların kökeni, 7 ve 8. yüzyıldan îtibâren faaliyet gösteren fütüvvet ve ahîlik teşkilâtlarına dayanır. Ahîlik kuruluşuna âit töreler, kurallar birçok özellikler loncalarda devam eder.

Loncaların iki ana gâyesi vardır: 1) Lonca mensubu sanatkâr, esnaf arasında sosyal eşitliği ve dayanışmayı sağlamak. 2) Meslekî faaliyetin uygulanışını düzenlemek ve denetlemek. Loncalar, bugünün Esnaf ve Sanatkârlar Derneğine benzetilebilir. Loncaların ekonomik ve meslekî, kültürel ve sosyal faaliyet ve vazifeleri vardı.

Kendi içinde sıkı bir disiplinle teşkilatlanmış olan loncalar, bu özelliği ile devletin piyasa kontrolünü kolaylaştırıyorlardı. Aynı esnaf grubunun bağlı olduğu loncaların içinde rekabetin yasaklanmış olması, kaynakların ihtiyaçlar dâhilinde kullanılması, kaynak israfı, karaborsa ve fâhiş fiyat artışına mâni oluyordu. Devletle sıkı irtibâtı olan loncalar, hükümet tarafından teftiş edilebiliyordu. Muhtelif târihlerde esnafla alâkalı olarak çıkarılan yasaknâme ve fermânlar esnafın aksayan yönlerini düzeltme gâyesindeydiler.

Esnaflar, bağlı oldukları lonca heyetinin sıkı bir denetimi altındaydı. Ustaların hammaddelerini nereden, nasıl ve ne evsafta alacakları loncalar tarafından düzenlenmekteydi. Lonca üyeleri arasındaki eşitliği bozmamak temel gâyeydi. Tüketiciyi de korumak göz önünde tutulurdu. Ustaların kullandığı bütün âlet ve edevât devamlı denetlenirdi. Üretilen malların fiyatlarının nisbetini loncalar denetlerdi. Denetimden geçen mal damgalanır ve pazara sunulurdu. Bozuk mal çıkaran esnaf cezalandırılırdı. “Pabucu dama atıldı.” deyimi buradan kalmadır. Düşük kaliteli mallar da fakirlere dağıtılırdı. Çırakların mesleğe girmeleri, meslekte ilerlemeleri ve yükselmeleri, loncaların koyduğu kâidelere ve âdete bağlıydı. Lonca mensupları arasında rekabet yasaktı.

Kalfaya, usta olduktan sonra, pîri, bir törenle ustalık belgesi verirdi. Dükkân açacak olup da parası olmayana lonca para ve sermâye verip, dükkan bulurdu. Evlenmek isteyenleri evlendirir, masraflarını görürdü. Yoksul cenâze sâhiplerinin cenâzesini kaldırır, hastalara yardım ederdi.

Görünüşte iktisâdî müesseseler olan loncalar, iç yapı îtibâriyle cemiyette hâkim olan bâzı ahlâkî kâideleri, müeyyideleri ile, esnafın kendi kendine tatbik ettiği müesseselerdir. Loncalarda bulunan iş ahlâkının temelinde, otoriteye ve geleneklere bağlılık, el işçiliğine hürmet, kanâatkârlık, meslek sırrını saklamak gibi prensipler yatmaktaydı.

Osmanlı Devletinde loncaların ekonomik vasıfları yanında, onlara husûsiyet kazandıran, iç kuruluşları ve sosyal faaliyetleridir. Osmanlı Devletinin kuruluşunda önemli olan ahîlikle yakın bağları bulunan loncaların da, ahîliğin; yiğit, ahî ve şeyh olmak üzere üç derecesine karşılık çırak, kalfa, usta, nakib vekili, nakib, baş nakib, şeyh halifesi, şeyh ve şeyh-üş-şuyûh olarak dokuz kademesi vardı. Ahîliğin kavlî ve seyfi üyelik olmak üzere, üyelerinin iki grupta değerlenmesi yerine, loncalarda üyelik kavlî, şürbî ve seyfî olarak üç grupta meydana getirildi.

Lonca teşkilâtı, Osmanlı Devletinin en ücrâ köşelerine kadar yayılmıştı. Avârız sandıkları sistemiyle üyelerini, her türlü kazaya ve ölüme karşı aileleriyle berâber sigortalamıştı. Lonca teşkilâtı, Osmanlı Devletinin sosyal yapısında büyük güç, düzen, âsâyiş ve ahlâk unsuru olmuştur. Kendi bünyesi içerisinde denetlendiği gibi, devletin de kontrolü altında bulunuyordu. On yedinci yüzyılda İstanbul’da 1109 Loncaya bağlı, 126.000 üye tespit edilebilmişti.

Osmanlı Devletinin son zamanlarında, sanâyileşme hareketlerinin ve fabrikalaşmanın başlaması neticesinde el sanatları giderek önemini kaybetti. İttihat ve Terakki Fırkasınca 1913 târihinde loncalar kaldırıldı.
 

Bu konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Geri
Üst Alt